Bili Bili Horoz ve Altın Madeni Masalı
Bili Bili Horoz ve Altın Madeni Masalı: Bir zamanlar, Bili Bili Horoz’un yaşadığı büyülü bir köy varmış. Bu köyde herkesin en sevdiği şey altın madenlerinde çalışmaktı. Altınlarla dolu madenler köy halkının zenginliği olmuştu. Fakat bir gün, köyün altın madenleri kurumuş ve herkesin yüzü solmuştu.
Bu kötü durumu duyan Bili Bili Horoz, cesur bir karar alarak köyün altın madenlerine gitmeye karar vermiş. Yola çıkmadan önce köy halkına dönüp, “Ben bu zorlu göreve gideceğim. Belki altın madenlerini tekrar canlandırabileceğim. Dualarınızı esirgemeyin!” demiş.
Bili Bili Horoz yola çıktığında karşısına devasa bir orman çıkmış. Ormanın derinliklerinde gizemli yaratıklar ve büyülü engellerle dolu bir yolculuk onu bekliyormuş. Fakat Bili Bili Horoz, yılmadan ilerlemiş ve sonunda altın madenlerine ulaşmış.
Altın madenlerine vardığında karşısına devasa bir kapı çıkmış. Kapının üzerinde altın harflerle “Sadece Cesur ve Adil Kalpler Geçebilir” yazıyormuş. Bili Bili Horoz, cesaretini toplayarak kapıyı açmış ve madenlerin içine girmiş.
İçeri girdiğinde altınlarla dolu bir mağara ile karşılaşmış. Fakat mağaranın derinliklerinde kötü bir büyücü tarafından lanetlenmiş bir ejderha yatıyormuş. Ejderha uykusundan uyanmış ve Bili Bili Horoz’a doğru ilerlemeye başlamış.
Bili Bili Horoz, korkusuzca ejderhaya yaklaşmış ve ona cesurca seslenmiş, “Ey ejderha, senin de bir kalbin var mı? Neden bu altınları bize geri vermiyorsun?” Ejderha şaşkın bir şekilde Bili Bili Horoz’a bakmış ve kalbindeki kötülük silinmeye başlamış.
Sonunda ejderha kötü büyücünün lanetinden kurtulmuş ve altınları köy halkına geri vermiş. Köy halkı büyük bir sevinçle altın madenlerine geri dönmüş ve köy eski günlerine kavuşmuş.
Bu masaldan çocuklar, cesaretin ve adil olmanın ne kadar önemli olduğunu öğrenebilirler. Bili Bili Horoz’un cesareti ve adaleti sayesinde köy halkı büyük bir beladan kurtulmuş ve mutluluğa kavuşmuştur. Peki, senin en büyük cesaretin ne? Ve sen de bir gün adaleti sağlamak için ne yapabilirsin?